Yoga tarihi, kutsal metinlerin sözlü aktarımı ve öğretilerinin gizli doğası nedeniyle birçok belirsizlik ve bilinmezlik barındırır. Yoga tarihindeki ilk yazılar, kolayca zarar gören, tahrip olan veya kaybolan kırılgan palmiye yapraklarına yazılmıştır.
Yoga tarihi 5.000 yıl önceye kadar götürülebilir, ancak bazı araştırmacılar yoganın 10.000 yıllık bir geçmişi olabileceğini de düşünmektedir. Yoga’nın uzun ve zengin tarihi dört ana yenilik, uygulama ve gelişim dönemine ayrılabilir.
İçerik Tablosu
Klasik Öncesi Yoga Tarihi
Yoga ilk olarak 5.000 yıl önce Kuzey Hindistan’daki İndus-Sarasvati uygarlığı tarafından geliştirilmiştir. Yoga ilk olarak en eski kutsal metinlerden biri olan Rig Veda‘da geçmektedir. Vedalar, Vedik rahipler olan Brahmanlar tarafından kullanılacak şarkıları, mantraları ve ritüelleri içeren bir metinler koleksiyonuydu.
Yoga, uygulamalarını ve inançlarını 200’den fazla kutsal kitap içeren devasa bir eser olan upanişadlar‘da belgeleyen Brahmanlar ve Rishiler (mistik kahinler) tarafından yavaş yavaş rafine edildi ve geliştirildi. Yogik yazıtların en ünlüsü, M.Ö. 500 civarında yazılmış olan Bhagavad-Gîtâ’dır. Upanişadlar, Vedalardan ritüel kurban fikrini alıp içselleştirerek, kendini tanıma, eylem (karma yoga) ve bilgelik (jnana yoga) yoluyla egonun kurban edilmesini öğretmiştir.
Klasik Yoga Tarihi
Klasik öncesi dönemde yoga, genellikle birbiriyle çatışan ve çelişen çeşitli fikirlerin, inançların ve tekniklerin bir karmasıydı. Klasik dönem, yoganın ilk sistematik sunumu olan Patanjali’nin Yoga-Sûtras’ı ile tanımlanır. İkinci yüzyılda yazılan bu metin, genellikle “klasik yoga” olarak adlandırılan RAJA YOGA yolunu tarif eder.
Patanjali yoga uygulamasını, Samadhi veya aydınlanmaya ulaşmaya yönelik adımları ve aşamaları içeren “sekiz uzuvlu bir yol” olarak düzenlemiştir. Patanjali genellikle yoganın babası olarak kabul edilir ve Yoga-Sûtraları hala modern yoga stillerinin çoğunu güçlü bir şekilde etkilemektedir.
Post-Klasik Yoga Tarihi
Patanjali’den birkaç yüzyıl sonra yoga ustaları bedeni gençleştirmek ve yaşamı uzatmak için tasarlanmış bir uygulama sistemi yarattılar. Kadim Vedaların öğretilerini reddettiler ve fiziksel bedeni aydınlanmaya ulaşmanın aracı olarak benimsediler. Bizi fiziksel varlığımıza bağlayan düğümleri kırmak için bedeni ve zihni temizlemeye yönelik radikal tekniklerle Tantra Yoga‘yı geliştirdiler. Bu fiziksel-ruhsal bağlantıların ve beden merkezli uygulamaların keşfi, Batı’da yoga olarak bildiğimiz şeyin yaratılmasına yol açtı: Hatha Yoga.
Modern Dönem Yoga Tarihi
1800’lerin sonu ve 1900’lerin başında yoga ustaları Batı’ya seyahat etmeye başlayarak dikkatleri ve takipçileri üzerlerine çekmeye başladılar. Bu, Swami Vivekananda’nın yoga ve dünya dinlerinin evrenselliği üzerine verdiği derslerle katılımcıları büyülediği 1893 Chicago Dinler Parlamentosu’nda başladı.
1920’li ve 30’lu yıllarda Hatha Yoga, Hindistan’da T. Krishnamacharya, Swami Sivananda ve Hatha Yoga uygulayan diğer yogilerin çalışmalarıyla güçlü bir şekilde desteklendi.
Krishnamacharya 1924 yılında Mysore’da ilk Hatha Yoga okulunu açmış ve 1936 yılında Sivananda kutsal Ganj Nehri kıyısında Divine Life Society’yi kurmuştur. Krishnamacharya, mirasını devam ettirecek ve Hatha Yoga’nın popülerliğini arttıracak üç öğrenci yetiştirdi: B.K.S. Iyengar, T.K.V. Desikachar ve Pattabhi Jois. Sivananda üretken bir yazardı, yoga üzerine 200’den fazla kitap yazdı ve dünyanın dört bir yanında dokuz aşram ve çok sayıda yoga merkezi kurdu.
Yoganın Batı’ya ithalatı, Indra Devi 1947’de Hollywood’da yoga stüdyosunu açana kadar durgun bir şekilde devam etti. O zamandan beri, daha birçok batılı ve Hintli öğretmen öncü oldu, hatha yogayı popülerleştirdi ve milyonlarca takipçi kazandı. Hatha Yoga şimdi hepsi uygulamanın birçok farklı yönünü vurgulayan birçok farklı okul veya stile sahiptir.
