Yoganın Felsefesi

Yoganın ana felsefesi basittir: zihin, beden ve ruh hepsi birdir ve net bir şekilde ayrılamaz. Bununla birlikte, bedenin, zihnin ve ruhun daha derin boyutlarını keşfetmeye yardımcı olan çok sayıda felsefi fikir vardır. Bu fikirleri incelemek ve anlamak, kendimizi ayrı olarak görmemizi değiştirmek ve birleştirici durumu gerçekleştirmek için gereklidir.

Yoga felsefesi, Budizm’e benzer şekilde, ruhsal cehaletin acı yarattığına ve bizi samsara çarkına (yeniden doğuş döngüsü) bağladığına inanır. Cehaletimizin ortadan kaldırılması yogada pek çok farklı yol ve teknikle gerçekleşebilir. Yine de, yoganın temel felsefi öğretileri zihinsel ayırt etme, ayrılma, ruhani bilgi ve öz farkındalık pratiği etrafında döner.

Farklı yoga yolları Sankhya düalizminin ve Upanişadik düalizm dışılığın çeşitli yönlerini kullanır. Tantra ve Bhakti gibi bazı yollar Hinduizm’in tanrı ve tanrıçalarının formlarını kullanır. Buna ek olarak, Patanjali’nin yoga sutraları kişisel bir tanrı olan Ishvara kavramını da içerir. Dolayısıyla, bir yogi hem atman ve brahman, prakriti ve purusha arasındaki ilişkileri hem de Brahma, Vishnu ve Shiva üçlüsünü anlamalıdır.

Karma yasası yoga felsefesinin merkezinde yer alır. Karma, bizi samsara çarkına bağlayan, acılarımızı ve maya yanılsamasını sürekli kılan tutkaldır. Maya, egomuz ile evrene dair tekil deneyimimiz arasındaki perdeyi oluşturan “yanılsama veya cehalet” tir.

Bu temel dünya görüşleri Batılılar için kafa karıştırıcı olabilir, ancak her şeyin birbiriyle bağlantısını görebilmek ve deneyimleyebilmek için zihinlerimizi yeniden yönlendirmemize yardımcı olur.

Yoga felsefesi aynı zamanda süptil beden kavramlarını ve nadis ve çakralar aracılığıyla hareket eden prana ve kundalini ruhsal enerjilerini de içerir. Hatha yoga özellikle bu enerji anatomisi kavramlarıyla doludur.

Yoga’nın nihai hedefi Moksha veya Samadhi adı verilen sürekli bir saf farkındalık halidir. Yoga, “gerçek benliği” veya “en yüksek benliği” gerçekleştirmek için zihnin aşılmasıdır. Bu saf bilinç deneyimi bizim gerçek doğamızdır. Bu özgürleşme durumunda, tüm zihinsel ve felsefi yapılar ortadan kalkar. Özünde, yoga felsefesi kişinin yoga pratiğini derinleştirmesi ve aydınlanmaya ulaşması için gerekli bir araçtır.